ABD’deki bütün TV kanallarının peşinde koştuğu Michael Jackson’ın anne ve babasıyla bir tek Defne Barak konuşabildi. Yarın sabah ABC’de Barbara Walters’ın 20/20 programında gösterime girecek röportaj program yayınlanmadan önce sadece Hürriyet’te.
On üç yaşında bir erkek çocukla ilişkiye girdiği iddiasıyla Amerika’da yeniden medyanın bir numaralı konusu haline gelen süperstar Michael Jackson ile konuşabilmek için basın mensupları birbirleriyle amansız bir yarışa girişti. Ünlü süperstar hiç bir programa çıkmamakta inat edince gazeteciler bu sefer rotayı Michael Jackson’ın anne ve babasına çevirdiler.
Michael Jackson’ın ailesini ünlü medya kralı Rupert Murdoch’ın kızı Elizabeth Murdoch ve Türkiye’de Hürriyet ile çalışan uluslararası gazeteci Defne Barak ikna etmeyi başardı.
Bu ikili, Michael Jackson‘ın ailesinin yaşadığı Neverland’da, Katherina ve Joe Jackson ile oğullarının son durumu ile ilgili 90 dakikalık bir program yaptılar.
Bu röportaj medya çalışanlarını birbirine düşürdü. CBS, ABC, NBC, CNN röportajı gerçekleştiren Defne Barak ve Elizabeth Murdoch’ın peşine düştü.
Devreye Fox televizyonu da girdi. Elizabeth Murdoch babasının sahip olduğu bu televizyonun isteğini de geri çevrildi. Arkasından da, 10 milyon dolarla ABD‘nin en fazla para kazanan televizyoncularından Barbara Walters’in yaptığı 20/20 programında karar kılındı.
Böylece bu medya savaşını ABC kazanmış oldu. Yarın sabah Türkiye saati ile sabah 5’te yayınlanacak olan programın anonsunu Barbara Walters yapacak. Aynı program 15 aralıkta İngiliz ITV’de, daha sonra da dünya genelinde yayınlanacak.
Uluslararası gazetecilik deneyimi olan Defne Barak, çoğunlukla Hollywood yıldızları olmak üzere, devlet başkanları, kraliyet aileleri ve uluslararası üne sahip sporcu ve sanatçılarla yaptığı röportajlarla ünlü. İşte Defne Barak’ın Hürriyet’e verdiği anne ve baba Jackson röportajı:
Defne Barak: Michael hakkında haberi nasıl duydunuz?
Katherina Jackson: Sabah saatleriydi. Tam evden işime doğru çıkmak üzereydim birisi bana televizyonu açmamı söyledi. Televizyonu açtım. Michael’i suçluyorlardı. Haberleri duyunca dışarı dahi çıkamadım. İlk tepkim, ‘‘Olamaz yine mi?’’ oldu. Onlar çok kötü insanlar. Bu olay kesinlikle doğru olamaz.
DB: Michael’ı telefonla mı aradınız yoksa hemen atlayıp Vegas’a mı gitiniz.
KJ: Hemen Vegas’a, oğlumun yanına gittim.
DB: Kocanız Michael’ın çok güçlü olduğunu söyledi.
KJ: Evet benden daha güçlü olduğu kesin. Bana, ‘‘Anne sakın endişelenme’’ dedi. ‘‘Bunların hiçbiri doğru değil ve bana hiç bir şey yapamazlar’’ dedi. Ben de ona, ‘‘Güçlü ol Michael’’ dedim. Anneleri bilirsiniz, çocuklarının başına bir şey geldiğinde üzülür ve ağlarlar. Bu konuda konuşmak beni ağlatır ve daha fazla konuşmak istemiyorum.
DB: Michael’ın çocuklarının tepkisi ne oldu? Korktular mı?
KJ: Torunlarım televizyonlarda çıkan haberleri seyretmediler. Zaten seyretmeye ihtiyaçları da yok.
DB: Michael’ın üç çocuğu için her şey yolunda mı? Üç çocuğu da babalarından almak istiyorlar biliyorsunuz. Bu konuda babaanne olarak ne yapacaksınız?
KJ: Ümit ediyorum ki, Michael’i çocuklarından ayırmaya çalışmayacaklar. Oğlumu harap etmeye hakları yok. Ama yine de torunlarımı almaya çalışırlarsa ben orada olacağım.
DB: Onları evlat edinmeyi düşünüyor musunuz? Kocanızla birlikte en azından Michael aklanana kadar üç çocuğuna bakmayı düşünüyor musunuz?
KJ: Eğer almaya çalışırlarsa tabii ki müdahale edeceğiz ve çocukları almalarına asla izin vermeyeceğiz. Onların çocukları almaya hakkı yok. Bu bizim için sadece gurur kırıcı bir şey.
DB: Michael’ın başına gelen önceki olayda, LaToya aileniz hakkında kötü şeyler söylemişti. Ancak LaToya bu son olayda ailesine arka çıktı.
KJ: LaToya bir önceki seferde kötü insanların yanında yer aldı. Televizyona çıkıp açıklamalarda bulundu. Onun yalan söylediğini biliyorduk. O da yalan söylediğini biliyordu. Bunu bize kendi kızım yaptı biliyorsunuz. Defne BARAK
BABA JOE JACKSON
Sonuç oğlumdan yana olacak
DB: Michael Jackson hakkında basında yer alan haberleri nasıl duydunuz?
JJ: Haberleri ilk duyduğumda hiçbir doğruluk payının olmadığını biliyordum. Çünkü Michael’ı nasıl büyüttüğümü ben çok iyi biliyorum. O an her şeyin yalan olduğunu ve sonucun oğlumdan yana olacağını biliyordum. Olanlardan hiç hoşlanmadım. Ama ben oğluma güçlü olmasını öğrettim. Ve haberlerin ardından ona ulaştığımda o güçlüydü.
DB: Michael’ı daha dikkatli olması konusunda uyardınız mı? Mesela kapalı kapılar ardında bir çocuğa sarılmaması konusunda?
JJ: Kapalı kapılar ardında bir çocuğa sarılabilirsiniz. Bunda yanlış bir şey yok. Amerika’da böyle diyorlar. Çocuğa sarılma, çocuğa tokat atma. İşte bunları yapmadığınız zaman çocukların başı derde giriyor zaten. Sokakta bir çocuğa sarılabiliyorsunuz, ama evde hayır. Saçma…
DB: Şimdi Michael’ın çocuklarının elinden alınması gündemde. Siz ve eşiniz bu konuda ne diyor?
JJ: Kimsenin torunlarımı oğlumdan almasına izin vermem. Buna hakları yok. Buna bir neden de yok. Zorunlu kalırsak, mahkemeye kadar çocuklara karımla ben bakarız.
DB: Bu hayatınızın en zor dönemi, değil mi?
JJ: Evet, bunları televizyondan duymak acı. Ben oğlumu biliyorum, annesi de biliyor. Oğlum herkesten çok albümü satan, üstelik buna rağmen alçakgönüllü kalabilen, yardımsever bir insan. Herkese yardım ediyor, sadece çocuklara değil.
DB: Peki şimdi ne olacak?
JJ: Sonuna kadar Michael’ın arkasındayız. Aramızda bir takım sorunlar olabilir, ama bunlar aile içinde çözülür. Biz bütün dünyanın tanıdığı bir aileyiz ve her gün Michael’ın yüzlerce hayranından destek telefonları alıyoruz. Bu sevgi bizi ayakta tutacaktır.
Michael’ı savunurken canından oluyordu
ABD’nin New York kentinde Michael Jackson hayranı kadın, sanatçıyı savunayım derken otobanda cipiyle takla attı. Dinlediği radyoda ‘‘Michael sizce sapık mı?’’ sorusuna sinirlenen Cheryl Picker, direksiyondayken cep telefonuyla radyoyu aradı. ‘‘O değil de, belki anne babası sapıktır’’ diye cevap veren Picker, bir anda direksiyon hakimiyetini kaybetti. Takla atan cipte sıkışan kadın, canlı yayında ambülans isteyerek kurtuldu.
KAYNAK:http://www.hurriyetim.com.tr/haber/0,,sid~5@nvid~345827,00.asp
YAYINLANDIĞI TARİH: 12.12.2003
