Şimdi kendinizi sınayın. Her gün okuduğumuz gazetelere ve televizyonda izlediğimiz haberlere ne kadar güveniniz var? Bu işten para kazananlar var. Bir kişi para kazanmak için ortaya sansasyonel bir haber atıyor, tüm basın kuruluşları da buna yer veriyor. En basit örnek Irak’ta kitle imha silahlarının aslında var olmadığının ortaya çıkması… En güvendiğimiz medya kuruluşu bile tüm basının yer verdiği ajans haberlerini aynen aktarıyor. Daha sonra haberin yanlış olduğu çok nadir açıklanıyor. “Biz yalan haber verdik” mi diyecekler halka? En çok para yapan haber, en azından bunun için en kolay yol ise magazin haberleri.
Özellikle de dünyaca ünlü, en başarılı isimler kurban olarak seçiliyorlar. Örneğin herkes tüm zamanların en çok satan şarkıcısı olarak rekorlar kitabına giren popun kralı Michael Jackson’ın tüm itirazlarına rağmen kendisinin defalarca estetik yaptırarak beyazladığını düşünüyor. Çünkü yıllardır sabah ellerine gazete aldıklarında hala para yapan bu haberi okuyorlar, televizyonu açtıklarında bu bayatlamış asparagas haberle karşılaşıyorlar. Fakat size böyle söylenen, yıllardır inandığınız birşeyin aslında bir asparagas haberden ve dedikodudan kaynaklandığını düşünmediniz mi? Michael Jackson’ın beyazlamak için hiçbir estetik ameliyat olmadığı ve hiçbir extra müdahelede bulunmadığı tıp bilimciler tarafından ortaya çıkarıldı. Michael Jackson tıp kitaplarına “ilk estetikle beyazlayan kişi” olarak değil, dünyada onbinlerce kişinin yakalandığı vitiligo hastalığına en ünlü örnek olarak girdi. Bu doktor raporlarıya kanıtlandı ve genetik olduğu ortaya çıktı. Aynı hastalık kızkardeşi La Toya Jackson’da ve onların baba taraflarındaki birçok akrabalarında da olduğu ortaya çıktı. Fakat Türkiye’de bile yolda rastlayabileceğiniz birçok kişide bulunan yüzyıllardır süre gelen vitiligo hastalığı görmezden gelinip dünyada tek beyazlayan kişinin Michael Jackson olduğu yazılıp çizilmektedir. Michael Jackson’ın estetikle beyazlamadığı ortaya çıkınca bu sefer “Oksijen çadırında beyazlamak için uyuyor ve ilaçlar kullanıyor” gibi haberler yapılmaktadır. Halbuki evine giden birçok kişi Jackson’ın oksijen çadırı satın bile almadığını görünce hayretler içinde kalıyorlar. Ten rengini değiştirmek bu kadar kolaysa neden başka insanlar koyulaşmak için solaryumda zaman harcayacaklarına estetikçilere gitmiyorlar? Ya da neden zenciler beyazlamak için estetikçilerin kapısında sıraya girmiyor?
Aslında Michael’ın saf bir beyaz olmadığı bu sayfada gördüğünüz fotoğraflarda açıkça görülüyor. Makyaj ve görüntü hileleriyle örtbas edilen vitiligo hastalığının belirtileri olan lekeler doğal olan bu fotoğraflarda seçilebiliyor. İlk fotoğraflarda Michael normalde beyaz boya ile örtbas ettiği lekelerin görünmesini engelleyememiş. Beşinci fotoğrafta ise zenci olarak tanıdığımız zamanlarda bile aslında beyazladığı bir konserinde terden kahverengi boyası akınca ortaya çıkmış. Bu demek oluyor ki zenci olarak bildiğimiz zamanlarda beyaz lekeleri vardı ve bunları boya ile örtbas ediyordu. Daha sonra hastalığı ilerleyince beyaz bölümler arttı ve bu sefer kahverengi lekeleri örtbas etmek zorunda kalmaya başladı. Çünkü bir pop idolün yapması gerektiğini yaptı. Hala hastalığı ilerlemekte ve gittikçe beyazlamaktadır. Bu hastalığa tüm dünyada birçok insan yakalanıyor. Türkiye’de “Akdeniz hastalığı” olarak da biliniyor. Daha detaylı bilgi olarak Vitiligo veya Michael Jackson’ın örnek olarak gösterildiği Zebracorn sitelerinden öğrenebilirsiniz. Bu sitelerde tedavisi olmayan hastalığın saçları da etkilediği yazmakta… Yani büyük ihtimalle artık 46 yaşında olan Michael Jackson yıllardır saçlarını ve kaşlarını boyamak zorunda kalmış olabilir. Çünkü onlar da beyazlamış olabilir. Bugüne kadar nereden başlatıldığı belli olmayan Michael Jackson ile alay eden e-mailleri forward ettiniz. Bu e-maillerde çocukluk fotoğrafı, gençlik fotoğrafı ve orta yaşlı fotoğrafı yanyana koyularak Michael’ın defalarca estetik ameliyat yaptırdığı kanıtlanmaya çalışıldı. Hatta yanlarına Star Wars’daki, Lord of The Rings’teki, Maymunlar Cehennemi’ndeki karakterler koyulup karşılaştırma yapılmıştı, ya da gelecekteki hali gibi gösterilmişti. Kimin çocukluğu, gençliği, yaşlılığı aynıdır ki? Üstelik iddia edilene göre aslında Michael sadece burnundan 2 tane ameliyat olmuş. Fakat insanlar hala 150, 1000 gibi her defasında değişik söylenen abartılı rakamlara inanıyor. Yalnız bu gibi abartılı sayıların gerçekleşmesi için herhalde dalağına, karaciğerine, midesine, damarlarına ve diğer organlarına da estetik ameliyat yaptırması gerekiyordu. Michael’ın kamuoyuna çıktığı anlarda yüzlerce fotoğrafı çekiliyor. Bu fotoğraflardan çirkin olanları ayrılıp “Estetik faciası” başlıklı haberler yapılıyor. Fakat bu kadar kötü olmadığı yayınlanmayan fotoğraflar araştırıldığında ortaya çıkıyor. Yine de hep aynı birkaç fotoğraf kullanılıyor hakkında haber çıktığında veya yaratıldığında… Kimin çirkin çıkmış fotoğrafı yoktur ki? Ayrıca bırakın sanat camiasını, ünsüz insanlar bile 2’nin çok çok üstünde estetik yaptırıyor. Cilt hastalığına yakalanmadıkları halde solaryumla, makyajlarla ya da başka şekillerde renklerini değiştirmeye çabalıyorlar. Fakat bu konuda dünyada yaşayan en ünlü şahsiyet olduğu için vitiligo hastası olmasına rağmen Michael Jackson yargılanıyor. Onun bu hastalığa yakalanmaması için hiçbir sebep yok. Tarihin en çok satan sanatçısı da olsa onun da diğer insanlardan farklı olmadığı unutulmaması gerekiyor. O da biyolojik yapıda bir canlı olduğu için binlerce, belki de milyonlarca kişinin yakalandığı bir hastalığa yakalanmaması için hiçbir ayrıcalığı yok. Fakat insanlara bu kişi dünyanın en ünlü insanı olunca garip geliyor. Ayrıca kendisinin dünyanın en yakışıklı insanı olmasına hiç gerek yok. Çünkü zaten o yeryüzüne gönderilmiş en başarılı sanatçı… Buraya dış görünüşüyle değil, beste yapmadaki, danstaki, vokal yapmadaki, aktörlükteki yetenekleriyle geldi. Unutmayın, bu sizin ya da çocuğunuzun da başına gelebilir.
YAZAN: Turgay Suat Tarcan (Ben yani)
YAZILDIĞI TARİH: 13 Temmuz 2004
FOTOĞRAFLARIN KAYNAKLARI: Ahmet Edip Taşoğlu, Ozan-Didem Kardeşler
GÜNCELLEME: 09 Aralık 2004