banner
banner

Askerlik Yaptığım Erdek Kampında Yeniden…

Herkese yeniden merhaba…

Dün benim için çok önemli bir gündü. Çünkü askerlik yaptığım “Erdek Türk Silahlı Kuvvetleri Özel Eğitim Merkezi Komutanlığı”nı tezkere almamdan 11 yıl sonra yeniden ziyaret etmeye karar vermiştim. Bu kez asker olarak değil de, sivil olarak “Erdek Askeri Kampı”na gidecektim. Sakın her sivilin girebileceğini sanmayın. Eğer askeri bir aileden geliyorsanız kampa girebiliyorsunuz. Benim ailem de askeri kökenli olduğu için şanslıydım. Kampa girip nostalji yapabilirdim.

227665_5503083890_964_n

Eğer askeri kartınız varsa muhakkak Balıkesir’e bağlı Erdek’teki kampı ziyaret etmelisiniz. Yanlış hatırlamıyorsam orası Türkiye’nin en büyük askeri tatil kampları arasında üçüncü sırada… Askerdeyken hiç üşenmezdim; subay tarafındaki en uçtaki resepsiyonda görevli olduğum halde öbür ucun astsubay tarafının en uzak noktası olan spor bölümüne bakan arkadaşımı bile ziyarete giderdim yürüye yürüye… Bu sayede 63 kiloya kadar düşmüştüm. Şimdi askerlik anılarıma girmeyeyim. 5 ay 5 günlük vatani görevim süresince yaşadığım anılar yazmakla bitmez. Anlat anlat bitmez. “Kim bilir uzun dönemlerin anılarını dinlemek zorunda kalanlar ne yapıyordur?” diye düşünürüm bu yüzden… Sadece kampın ne kadar büyük olduğunu anlatmaya çalıştım. Örneğin dün astsubay tarafında günübirlikçilerin denize girdiği sahilden yüzerken subay tarafındaki kaydırakların ne kadar küçük göründüğünü fark ettim. Ve hiç üşenmeden yine askerlik günlerimi yad etmek üzere bir uçtan öbür uça yürümeyi de ihmal etmedim tabii ki… 11 yılda değişen şeyler de var. Mesela bazı restoranlar konsept ya da el değiştirmiş. Bakkal ve çamaşırhanenin bulunduğu minik bir bina vardı. Orayı göremedim. Büyük ihtimalle orayı yıkıp otoparkı genişletmiş olabilirler. Zaten başka bir yerde çamaşırhane gördüm. Büyük ihtimalle de yanlış hatırlamıyorsam orada asteğmen lojmanı vardı eskiden… Eski soyunma kabinleri mühürlenmiş ama plajda birkaç tane yeni soyunma kabini var duşakabinlerin yanında…

HODH7620

Kampta yok yok… Oyun salonları, barlar, canlı müzik, fast food, sulu yemek, havuz, Erdek’teki denizin en güzel kısmı (Marmara olduğu halde Ege denizine benzetiyorum ben), moteller, yazlık sinema, çarşı, market, cafeler, barlar, çay bahçeleri, çamaşırhane, seyyar mısırcılar ve midyeciler, kuaförler, berber, v.s. Zamanında ne anılarım oldu oralarda… Dün de yeni anılar eklendi. Askerlere denize girmek yasaktı. Ancak çarşı izninde Erdek’in merkezinde normal halkın girdiği plajlardan denize girebiliyorduk. Bu arada askeri kartınız yoksa bile en azından Erdek Çarşısını, normal sahili görmeniz lazım. Çok hoş bir yer… Neyse, yazlık sinemaya da girmemiz yasaktı.IMG_0573 Birkaç arkadaş sinemanın çatısına çıkardık ve gizli gizli film seyrederdik. “Babam ve Oğlum” filmini orada seyretmiştim mesela… Ayrıca gündüz de dev hoparlörden Usher gibi sanatçıları (mesela “Yeah”) açar dans ederdik. Yunus diye bir arkadaş vardı. Çok iyi bir sokak dansçısıydı. Hip-hop danslarını, breakdance’i çok iyi yapardı. Ben de kendimce Michael Jackson figürleri yapardım. Bir keresinde komutana yakalanmıştık da “Durmayın, devam edin. Ben de izleyeceğim.” diye bizi şaşırtmıştı. Asker yemekhanesinde çıkan yemekleri beğenmediğimiz için biz de kampçıların yedikleri yerlerden yerdik. Yemekler ucuzdu da… Zaten askeriyelerde ucuz olur her şey… Daha sonra komutanlar bunun su istismar edildiğini düşünerek yasakladı. Biz yine de gizli gizli yemek satın alırdık ve mutfağın arkasında bulunan depo gibi olan barınakta çaktırmadan yerdik. Eyvah, yine askerlik anılarına girdim. 😀 En iyisi siz askerlik anılarımı #MustafaKemalAtatürkAnısına yaptığım sayfada paylaştığım “Soldier” klibinde izleyin. Gerçi kısa bir süreliğine o videoda teknik bir arıza var, yakında halledilecek ama şimdiden izlemek isterseniz http://www.dailymotion.com/video/x63wte adresini de ziyaret edebilirsiniz.

JVNO1034

Neyse, tabii ki yaz sezonunda kampta boş oda bulmanız biraz zor olabilir. Garantiye almak için aylar, haftalar öncesinden 10 gün süren kamp dönemlerine başvuru yapmanız gerekli… Tüm odalar dolar, dolmayanlar da yedekler tarafından anında kapılır, birileri gelmezse ya da erkenden odasını boşaltırsa da yakın pansiyonlarda ya da otellerde kalan asker aileleri tarafından köşe kapmaca oyununa tabi tutulur, sürekli resepsiyona boş oda olup olmadığı sorulur. Boşalan birkaç oda için de referanslarınızın sağlam olması gerekebilir. Evet, dediğim gibi kampın yakınındaki otel, motel ve pansiyonlarda da tetikte bekleyen kampçılar olduğundan dolayı yoğun dönemlerde çevredeki yerlerde de yer bulamayabilirsiniz. Ben bu konuda şanslıydım. Bir arkadaşım hemen Harita Komutanlığının karşısında bulunan ve pek kimselerin bilmediği Harmony Pine Hostel’i işletiyor. Oradan oda ayırttım. Eğer çevredeki otel tarzı yerlerde yer bulamazsanız bahsettiğim pansiyona rezervasyon yaptırmak için https://www.facebook.com/harmonypine/ adresini ziyaret edebilirsiniz. Çam ağaçları içinde çok şirin bir yer… Pansiyonun etrafında sincap gibi hayvanlar görmeniz mümkün. Ben sincap gördüm mesela… Etrafta zeytin ağaçları ve çiçekler var. Gece orada kaldım ya? Sabaha karşı kuş cıvıltılarıyla uyandık. Gerçekten de kuşlar penceremize kadar gelip kafalarını içeri uzatmışlardı meraklı gözlerle… Hele hele pansiyonun “Yılışık” adında kulübede yaşayan öyle cana yakın bir kedisi var ki, bir kedisever ve kedi sahibi olarak çok sevdim onu… Kafa dinlemek için harika bir yer… İyi ki de kampta boş oda bulamamışım. Bu sayede keşfetmiş oldum. “Keşke web siteme yazmasaydım. Böylece başkalarının da keşfetmesine neden olup bir daha yine gelmeye kalkışırsam bu pansiyonda da boş oda bulamayabilirim” diye düşündüm ama yapacak bir şey yok. Gezi yazarlığına soyunmamın bedeli bu… İnsanlara biraz yol göstermek de lazım…

IMG_0649 - Kopya

Peki Erdek’e nasıl arabasız nasıl gelinir? Çok kolay… Eğer İstanbul’daysanız metro ile Yenikapı’ya gidin. Orada Bandırma feribotları ve deniz otobüsleri kalkıyor. Yaya olarak da girebilirsiniz. Bandırma’ya vardığınızda bir büfeden Balıkesir’de geçen Akıllı Balkart alın. İstanbul’daki İETT İstanbulkart ya da İzmir’deki kentkart gibi akbil görevi gören bir kart… Ve Erdek’e giren otobüslerin nereden geçtiğini sorun. Fazla yürümezsiniz durağa… Otobüsler kampın önünden de geçiyor. Fakat ben Saroz’daydım. Benim gibi farklı şehirlerden gelenler için de yollar var. Mesela ben önce Gelibolu’ya gittim. Oradan Lapseki feribotuna bindim. İskelenin hemen karşısında otogar var. Oradan Bandırma otobüsüne bindim. Bandırma’dan da yine dediğin gibi Balkart alıp kendimi hatıraların kucağına attım. Kısacası limanı olan herhangi bir yere gittiğinizde kendinizi kolay ve ekonomik bir şekilde Bandırma ya da Erdek’e atabilirsiniz.

Yazımı sonlandırırken dün Maçka’da PKK’lı teröristlerle girilen çatışmada şehit düşen 41 yaşındaki Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik ve 16 yaşındaki Eren Bülbül’ü saygıyla anıyorum. Daha önceki yazılarımda gelmiş, geçmiş, gelecek tüm şehitlerimizi aynı eşitlikte andığımı vurgulayıp toptan taziye mesajı yazmıştım hatırlarsanız… Ama işin rengi masum bir çocuk olunca biraz daha değişiyor. Allah sevdiklerine sabır versin.


Article Categories:
Seyahat
Likes:
2

Leave a Comment