Tüm sinemaseverlere yeniden merhaba;
Bugün “Ant-Man and the Wasp” adlı filme gittim. Çünkü bildiğiniz gibi süper kahraman temalı filmler ilgi alanım… “Ant-Man ve Wasp” filminin ilk bölümünü de izlemiştim zaten ve çok hoşuma gitmişti. Tabii ki her ne kadar son “Yenilmezler” filminde Ant-Man görünmese de aslında o da Marvel’in ana karakterlerinden birisi ve “Yenilmezler” takımının ilerleyen filmlerinde yeniden kendisini gösterecek gibi duruyor. Bunu anlamanız için de film bittikten sonra hemen çıkmayıp yazıların arasında ve sonunda görünen iki ek sahneyi beklemeniz gerekebilir. Gerçi birisi alakasız ama olsun.
Filmde Paul Rudd’un canlandırdığı Scott Lang bir karınca adamı, Evangeline Lilly’nin hayat verdiği Hope Van Dyne ise bir yaban arısını temsil ediyor. O yüzden yukarıdaki başlığı atmamın nedeni buydu. Ayrıca DC Comics’in “Atom” adlı karakterine de gönderme yaptım böylece… Çünkü bildiğiniz gibi Marvel’in karakterlerinin DC Comics’te de karşılığı var. Mesela ölümsüz ve maksimum güç düzeyinde bulunan Kaptan Amerika’ya karşılık Superman var. Teknolojiden faydalanan zengin adam figürü Marvel’de Demir Adam iken DC’de Batman! Marvel’in mitolojik karakteri Thor iken DC Comics’te Wonder Woman var. Marvel’in okçusu Hawkeye iken DC’de bu görevi Green Arrow üstleniyor. Örnekler çoğaltılabilir. Ve istediği kadar küçülebilen, boyut değiştirebilen Ant-Man’e karşılık DC Comics’te Atom karakteri var. İkisinin birleşimi ne oluyor? Tabii ki de Atom Karınca! 😀
Filme girmeden önce merak ettiğim şey Ant-man’in “Avengers: Sonsuzluk Savaşı”nda neden görünmediği ve filmde geçen olayların son “Yenilmezler” filminden sonra mı, yoksa bağımsız olarak mı gerçekleştiğiydi. Öncelikle Ant-man’in ortalıktan kaybolmasının nedeni çarptırıldığı ev hapsi cezası olduğunu söyleyebilirim. Ve tabii ki filmin sonunda anlayabildim ki, Örümcek Adam ve arkadaşları Thanos’a karşı mücadele verirken, aynı esnada Ant-man ve ekibi Hannah John-Kamen’ın canlandırdığı Ava, nam-ı diğer Ghost’a karşı savaşıyormuş. Artık “Yenilmezler: Sonsuzluk Savaşı” vizyondan kalktığı için meraklısının çoktan izlemiş olduğunu düşünüyorum ve rahatlıkla spoiler verebiliyorum. Bildiğiniz gibi Thanos, yüzüğünün taşlarını bulduğunda insanların yarısını yok edecek güce sahip olmuştu. İşte bu yüzden “Ant-Man and the Wasp” karakterleri de bu yok oluştan nasibini alıyor ve kahramanlarımızın çoğu yok oluyor. Peki bunlar kim oluyor? Filmi izleyip görün derim ama kesinlikle gitmeye değer bir film olduğunu söyleyebilirim. Görsel efektleri de çok iyi. Örneğin Michael Douglas’ın canlandırdığı Dr. Hank Pym karakteri, karısı Janet Van Dyne’ı kurtarmak için kuantum tüneline girdiğinde 3 boyutlu film izlediğimin keyfine vardım diyebilirim. Aslında 30 yıldır atom boyutunda mahsur kalan Janet ile enteresan bir şekilde bağlantı kurulduğunda “Burada zaman farklı işliyor” demesiyle kurtarıldığı zaman onun gençliğini canlandıran Hayley Lovitt’in bedeniyle geri döneceğini sanmıştım ama aynı zamanda Wasp’ın annesi olan eski Wasp dünyaya geri döndüğünde filmin sürpriz oyuncusu Michelle Pfeiffer’ın yaşlı bedeniyle kendisini gösterdiğinde çok şaşırdım. Şaşırmamın asıl nedeni Janet’in zaman farklı işlediği halde yaşlanmış olması değildi. “Batman Dönüyor” filminde bir başka süper kahraman olan Catwoman’ı da canlandıran ve Hollywood tarihinin en güzel aktristlerinden birisi olan Pfeiffer’ın bu kadar yaşlanmış olmasına şaşırdım.
Filmin bir başka sürprizi ise “Matrix” serisinden ve “Batman v Superman: Adaletin Şafağı” filminde Parry White’ı canlandıran Laurence Fishburne! Fishburne, iyilik ve kötülük arasında gidip gelen Dr. Bill Poster’ı canlandırıyor. Benim yazacaklarım bu kadar… Yoksa daha çok spoiler vereceğim. 😀 Bu arada Supergirl, Gotham, Legends Of Tomorrow, Arrow ve The Flash’ı verdikleri sezon arasına kadar izleyip yeni sezonlarına kadar bitirince, dün başka bir süper kahraman dizisine başladım. Daha önceden beyaz perdede Ben Affleck’in canlandırdığı Daredevil’i de dizi yapmışlar! Ben de izlemeye başladım ama DC Comics’in dizileri kadar sürükleyici gelmedi şimdilik… Bakalım ilerleyen bölümlerde beni saracak mı? Hani Marvel’in filmleri DC Comics’in filmlerinden daha iyidir ya? Demek ki DC Comics’in dizileri de Marvel’in dizilerinden daha iyi… “Daredevil”e kötü demiyorum, izlenebilir. Zaten duyduğuma göre Gotham dizisi bir sezon daha oynadıktan sonra final yapacakmış. Belki diğerlerinden de final yapan olur. O yüzden Gotham’ı Smallville gibi anılarımızda yaşatmaya başlamadan evvel yerini dolduracak başka bir diziye başlamak gerekiyordu. Ama dediğim gibi, DC Comics’in dizileri bana daha çok hitap ediyor. Sadece Adalet Takımı’nın beyaz perdeye yansımayan karakterlerini görmüyorsunuz. Aynı zamanda Supergirl’de “Legion Of Super-Heroes” çizgi romanındaki L.E.G.I.O.N. karakterlerini ve Legends Of Tomorrow’da “The Justice Society of America” çizgi romanındaki Adalet Birliği kahramanlarını izleyebiliyorsunuz. Kısacası DC Comics’in beyaz perdeye yansıtamadığı zenginliğini görebiliyorsunuz. Gelecek yazımda görüşmek üzere!
NOT: Bu yazımı aynı zamanda http://www.sineanaliz.info/atom-karinca-ve-ari-maya-insana-burundu/ adresinde paylaştım.
