26 MAYIS 2014 PAZARTESİ JUSTIN TIMBERAKE İSTANBUL İTÜ STADYUMU KONSERİ İLE İLGİLİ EN AYRINTILI YAZI
İSTANBUL’U HEM DEPREM, HEM DE JUSTIN TIMBERLAKE SALLADI
Herkese merhaba! Ben Turgay Suat Tarcan… Bu www.sadecemuzik.net sitesindeki ilk köşe yazım… Aslında daha önceden sizlerle tanışacaktım ama laptop’ım talihsiz bir şekilde bozuldu. Tamire verdim. Tüm müdahelelere rağmen kurtarılamadı. 😛 Ben de yeni bir laptop almak durumunda kaldım. O yüzden beklettim.
Eğer laptop’ım bozulmasaydı ilk köşe yazı konumu “Michael Jackson’ın yeni albümü Xscape hakkındaki izlenimlerim” olarak seçecektim ama bu arada Justin Timberlake konserine gittim. O yüzden “Sadece Müzik” sitesindeki ilk müzik yazımda Justin Timberlake konserindeki izlenimlerimden bahsedeceğim. Belki bilenler bilir. Gittiğim Şebnem Ferah konserlerindeki izlenimlerim www.sebnemferahclub.com sitesinde yayınlanır. Diğer gittiğim konserleri ise kişisel web sitem www.tst.gen.tr ve Milliyet’teki blog’umda yayınlardım. Ama artık ilk olarak www.sadecemuzik.net sitesi için yazacağım. Tabii ki de üzerinden zaman geçtikten sonra yine web siteme koyarım, o ayrı mesele… 🙂
26 Mayıs 2014 Pazartesi günü Justin Timberlake konseri için iş yerinden off talebi yapmıştım. Çünkü vardiyalı çalıştığım için konsere denk gelen bir shift’te çalışabilme ihtimalim vardı. Garantiye almam gerekiyordu. Yalnız artık konser için heyecanlanmıyordum. Çünkü son 1,5 yıldır ne zaman bir konsere bilet alsam iptal oluyordu. Depeche Mode ile başlayan uğursuzluk umarım Aerosmith ile son bulmuştur. Yok Bulgaristan’daki grevdi, yok Gezi Parkı olaylarıydı, yok Soma faciasıydı derken son 2 senede gittiğim tek yabancı konser zaten ücretsiz olan Flo Rida konseri ve iki defa gittiğim Immortal müzikali olmuştu. Tabii ki bu uğursuzluk aslında benden çok ülkemizin uğursuzluğuydu. Belki de “O kadar insan ölüyor, sen konser mi düşünüyorsun?” diye beni eleştirebilirsiniz. Fakat benim üzüldüğüm nokta konserlerin iptal olmasından çok ülkemizin gittiği kötü durum olmuştu. Sürekli yasta olan bir millettik. Konserden iki gün evvel deprem olunca ve artçılar devam edince “Ya konser günü beklenen büyük deprem olursa?” diye çok korktum. Çünkü maalesef ülkedeki binalarımızın alt yapıları çok kötü… Önlem de alınmıyor. Yine konseri düşündüğümü sanabilirsiniz ama sonuçta insanlar ölecekti. Allah korusun, belki bana bile sıçrayacaktı. Hayatımız pamuk ipliğine bağlı çünkü… Soma’da bir işçi olmamıza gerek yok güvencesiz bir ortamda yer almak için… Mesela geçen sene Vodafone Freezone Festivali’ne gittiğimde konser mekanındaki afişten festivalin iptal olduğunu öğrenip üzülmüştüm. O afişi internette paylaşınca eleştirilmiştim. Çünkü festivalin iptal olmasının nedeni Gezi Parkı olaylarıydı. Halbuki Gezi Parkı olaylarıyla ilgili ne kadar hassas olduğumu bilmiyorlardı. Hatta soluğu V For Vendetta maskem, elimde Türk bayrağı ve üzerimde Atatürk t-shirt’ü ile Taksim’de alıp ben de protestolara katılmıştım. Her akşam tencere, tava, düdük çalmıştık. Ayrıca Soma faciasına sanki üzülmemişim gibi davranmıştı bir arkadaş… Halbuki içim acımıştı. Siyah kurdela takmıştım günlerce… Hayko Cepkin’in “Maden Ocağı” şarkısını dinlemiştim Soma’da hayatını kaybedenleri anmak için… Konserlerin ve maçların iptal olması doğal… Fakat 19 Mayıs gösterilerinin iptal olmasına anlam verememiştim. Benim sinirlendiğim nokta 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın yasaklanmasıydı… Çünkü bunlar milli bayram… Son zamanlarda her milli bayram öncesi gösterileri iptal edecek bir bahane bulabilmeleri beni gerçekten kaygılandırıyor.
Neyse, düşüncelerimi kendime saklayarak devam edeyim. Justin Timberlake konseri öncesi Taksim’de dolaştım. Michael Jackson’ın “Xscape” albümünün 2 diskli deluxe versiyonunu zaten almıştım. Bugün ise 8 track’lik olanını kapak rengi değişik diye aldım. Michael Jackson fanatiğiyim de… Arşivime de alabildiğim kadar materyal alıyorum. Yine “King Of Pop” albümü yanında hediyesiydi. Zaten bende “King Of Pop” albümünün Türkiye, Avusturya, İtalya ve İngiltere versiyonları olduğu için kankam Mert’e vereceğim bu hediyeyi… Ayrıca bir pasajdan bende olmayan bir MJ bardak altlığı buldum. Bir de umarım reklama girmez ama Ülker Golf’un Hobby Rengarenk ürününü çok merak ediyordum. Üzerinde renkli drajeli olması bu merakımı kamçılıyordu ama her yerde Algida olduğu için bulamıyordum. Konser öncesi Taksim’de buldum ve yedim. İçim rahatladı valla… 😀
Kapı açılış saati olarak 18:00 yazıyordu. Yerim de tribün olduğu için belliydi. Batı B Blok’ta 16. sıranın 1. koltuğunda oturacaktım. O yüzden erkenden sıraya girmeme gerek yoktu. Ayakta olsaydım mecburen girecektim. Konser mekanına, yani İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) kampüsüne vardığımda saat 18:00’i geçiyordu zaten. Millet sıradaydı. Ben ise konser hatırası selfie’leri çekmekle meşguldüm. İçeri alınmalar da başlamıştı. Fakat millet illa ki sırada bekleme ihtiyacı hissetmiş olmalı ki birçok x-ray olduğunun farkına varmamışlardı. Millet beklerken ben de boş olan x-ray’lerden birine yöneldim. Yani sırada beklemedim bile… Ayrıca Türkiye’nin dört bir yanından gelen Timberlake hayranlarının yanı sıra, başka ülkelerden gelen seyirciler de vardı. İngilizce olarak seyyar satıcılarla konuşmalarından anladım.
Yerimi bulup oturdum ve insanların tribünü doldurmalarını izledim. Bir güvenlik görevlisi benim yanıma gelip “Justin Timberlake’i çok mu seviyorsun ki bu kadar saat bekliyorsun?” diye sordu. Ben “Onu dinlerim ama fanatiği değilim. 1 numaram değil ama favorilerimden oldu. Ben asıl Michael Jackson hayranıyımdır” dedim. Adam “Michael Jackson’ı kim sevmez ki? Ama ben Justin Timberlake’i pek bilmiyorum. Sadece adını duymuştum. Ama bir tane daha Justin var ya, soyadı Bieber olan… İşte onu biliyorum” deyince ben de “Iyy! Justin Bieber konserine bedava bilet verseler gitmem. O daha genç. Ama Justin Timberlake 90’lı yıllardan beri var.” diye karşılık verdim. Zaten oturuyordum. Halimden şikayetçi değildim. Yanımda çantamı koyacak boşluk da vardı 1 numarada oturduğum için… Müzik de çalıyorlardı. Hiç sıkılmadım o yüzden… Prince’den Depeche Mode’a kadar uzanan bir müzik yelpazesi vardı…
Beni Justin Timberlake konserine çeken hayranlığımdan bahsetmek istiyorum. Aslında N’Sync ile çıktığı 90’lı yıllarda ve 2000’li yılların başlarında Justin Timberlake’e kıl kapardım. O dönemdeki sevgilisi Britney Spears’ı dinlerdim ama kendisine uyuz olurdum. Fakat 2001 yılında “Pop” performanslarında sürpriz olarak “King Of Pop” olarak Michael Jackson’ı sahneye çıkartmaları ve Michael Jackson’ın 30. yıl konserinde bir “N’sync & The Jacksons” düeti yapmalarından sonra sırf MJ hatırına biraz sempati duymaya başlamıştım. 1 yıl sonra ise Timberlake bir boy-band üyesi olarak değil, “Justified” ile bir solo sanatçı olarak yoluna devam etme kararı almıştı. İlk single “Like I Love You”da yine kendisine gıcık olmuştum. Çünkü bariz bir biçimde Michael Jackson’ı taklit ediyordu ve “Popun Yeni Kralı” olarak lanse edilmeye çalışılıyordu. Fakat sonraki single’larından birisi olan “Rock Your Body”yi o kadar çok sevmiştim ki “Keşke bu şarkıyı Michael Jackson söyleseydi” diye düşünmüştüm. Tam eski günlerindeki disko şarkıları gibiydi. Klibi ve klipteki danslar da çok hoşuma gitmişti. Daha sonra Pharrell Williams’ın aslında bu albümdeki 8 şarkıyı Michael Jackson söylesin diye yazdığını ama onun ekibinin reddettiğini ve bu yüzden şarkıları Justin Timberlake’e verdiğini öğrenmiş ve üzülmüştüm. En azından “Rock With You” ayarında olan “Rock Your Body” Michael Jackson’a çok yakışacaktı. Pharrell Williams her zaman Michael Jackson ile çalışmak istediğini ve bunun için çok çabaladığını açıklamıştı. Son günlerin en çok hit yapan müzisyenlerinden biri olan ve özellikle Daft Punk, Justin Timberlake, Robin Thicke, Madonna ile yaptığı çalışmalarla adını duyuran Williams; yazdığı 8 şarkıyı aslında Popun Kralı söylesin diye yazdığını, fakat Jackson’ın ekibi tarafından reddedildiği için Justin Timberlake’e verdiğini sözlerine eklemişti. Fakat Jackson, Williams’a Timberlake’den duyduğu bu şarkıları söylemiş ve “Bunlar benim olmalıydı” dediğinde Williams “Aslında siz söyleyin diye yazmıştım” itirafında bulunmuş. Neyse, “Rock Your Body”yi Michael Jackson söyleyemedi ama 2004 yılında SuperBowl’da bir başka Jackson olan Janet Jackson bu şarkıda Justin Timberlake’e eşlik etmişti. Bu düet hatırlayacağınız gibi bir skandalla son bulmuştu. Janet’in göğsünü açan Justin olduğu halde fatura Justin’e değil; Janet’e çıkmıştı ve siyahi kadın Janet’in kariyeri düşüşe geçerken beyaz erkek Justin’e bir etkisi olmamıştı. Bu olay yeniden Justin’den soğumama neden olmuştu. Fakat 2 yıl sonra Justin Timberlake “SexyBack” adında öyle bir şarkı yapmıştı ki, “Bu adam sağlam müzik yapıyor ne olursa olsun” diye düşünmeme neden olmuştu. 2008 yılında Popun Kraliçesi Madonna’nın “Hard Candy” albümünün prodüktörlerinden birisi olması ve “4 Minutes” şarkısında efsaneye eşlik etmesi biraz daha Justin’e dikkat vermeme neden olmuştu. Hatta bu şarkı web sitem için yaptığım “2000’li yılların en iyileri” anketimde “2000’li yılların en iyi düeti” seçilmişti ziyaretçilerim tarafından… Ankete http://www.tst.gen.tr/music/poll/2000lerineniyileri.htm adresinden ulaşabilirsiniz. Ayrıca Michael Jackson’ın yerini almaya çalışmadığına da ikna oldum. Çünkü Jackson ölmeden önce “Hayattaki tek idolüm. Herkes Everest’i hayal eder, ben ise Jackson’ın tahtını. Ama o tahtın tek sahibi Michael Jackson’dır. Yani olabileceğim en üst zirve onun vezirliğidir.” ve öldükten sonra “Çok yetenekli ve öncü olan Michael Jackson’ı sadece pop müzik için değil, tüm müzikler adına kaybettik. Birçok nesli etkilemiş birisi ve her zaman sahnede ve diğer zamanlarda onunla geçirdiğim vakitleri, müzik adına ondan öğrendiklerimi hatırlayacağım. Kalbim ailesi ve sevenleriyle…” gibi açıklamalarıyla gönlümü fethetmişti. Geçen sene, yani 2013’te “Suit & Tie” ile sinema aşkına ara verip müziğe geri döndüğünde artık Justin Timberlake’in kaliteli müziğine daha fazla karşı koyamayacağımı anlayıp “The 20/20 Experience” CD’sini satın almıştım. MP3 Player’ımda zaten yıllardır “Rock Your Body”, “SexyBack” gibi şarkıları vardı ama film arşivimde yer alan birkaç filmini saymazsak ilk kez Justin Timberlake albümü satın almıştım ve yaşıtım olan (ikimiz de 1981 doğumluyuz) Timberlake “Justin Timberlake dinleyicisi olmalı mıyım, olmamalı mıyım?” gel-gitlerime bir son vermişti ve bana karşı zafer kazanıp beni fan yapmıştı. Hatta öyle ki, albümün devamı “The 20/20 Experience 2 of 2” geldiğinde yeni albümün CD’sini bile almadım. 3 plaklık plağını aldım. Zaten albümün plağını aldığınızda albümün yasal MP3’lerini de edinip MP3 Player’ınıza aktarabiliyorsunuz. İsterseniz CD yaparsınız fark etmez. Hatta eski albümlerini de yakın gelecekte orijinal olarak almaya karar verdim. Özellikle de konserden sonra… Bu arada konserden önce evde Justin Timberlake’in albümlerini dinlediğimi ve 2 sene evvel konserini izlediğim Madonna’nın “Celebration” DVD’sindeki “4 Minutes” klibini açtığımda salondaki DVD Player’ın DVD’yi bozduğunu belirtmeliyim. Bu da olayın nazar boncuğu olsun ama salondaki DVD Player benim Whitney Houston DVD’mi de bozmuştu. Artık odamdaki DVD Player’ımda izleyeceğim DVD’lerimi valla…
Aklımda kaldığı ve kaydettiğim videolardan çektiğim kopyaya göre bir set-list oluşturdum. Umarım doğrudur. Eğer bu şarkı listesi eksik ya da fazlaysa lütfen tstinteractive-owner@yahoogroups.com adresine mail atın. Düzeltelim. Sonuçta yıllarca bu konser kritiği internette kalacak. Gelecekte Justin Timberlake hayranları konserle ilgili Google’da araştırma yaparken karşılarına benim yazım da çıkacak. Üstelik gazete haberlerinden daha ayrıntılı olduğu için hazine değerinde olacak. Yanlışlık olmasını istemeyiz…
1- LOVE NEVER FELT SO GOOD: Şimdi ise konsere geçebiliriz. Şimdi diyeceksiniz ki: “Neden ‘Love Never Felt So Good’ ile başlattın konseri? O şarkıyı söylemedi ki?” diye ama ben konserin track-list’inde Michael Jackson’ın yeni albümü “Xscape”de yer alan bu “Justin Timberlake & Michael Jackson” düetine de yer vermek istiyorum. Çünkü Justin Timberlake bu şarkıyı canlı olarak söylemediyse bile konserden önce çıkan zenci DJ çaldı… Aslında ben konserlerden önce bir ön grup ya da sanatçının canlı olarak sahne almasını tercih ederim. Genellikle de bu isimler zaten konserini izlemek istediğim yerli isimler olurlar. Ya da pek adı duyulmamış yabancı grupları sahnede görme şansına erişirim. Ama DJ’ler de güzel eğlendiriyorlar ve mutlaka Michael Jackson’dan çalıyorlar. OutKast’ten Tupac Shakur’a uzanan bir yelpaze bizleri savurdu ama bence en önemlisi bu şarkıydı, çünkü konserden önce çalınan tek Justin Timberlake şarkısıydı ve Michael Jackson’ın sesinin olması açısından da önemliydi. Aslında DJ, daha önce de “Billie Jean”i “Popun Kralı’nı anacağız” diye çalmıştı ve “İlerleyen dakikalarda bir başka MJ şarkısı daha duyacağız” demişti. Saat 19:48’de “Demin DJ, Michael Jackson’dan “Billie Jean”i çaldı. Stadyum coştu!” diye yazmışım Facebook’a… Bahsettiği şarkının “LNFSG” olması benim için önemliydi, çünkü şarkıya sadece benim değil, neredeyse tüm stadyumun eşlik etmesi beni çok şaşırttı. Facebook’a saat 20:29’da “Az önce DJ, Justin Timberlake ve Michael Jackson düeti “Love Never Felt So Good”u çaldı!” diye yorum yazmışım. Hadi Billie Jean neyse de, daha yeni çıktığı halde herkesin hep bir ağızdan “LNFSG”u söylemesine çok şaşırdım. Ben de farkında olmadan ezberlemişim. Baştan sona ben de eşlik ettim tabii… Tüm stadyum söylerken benim eşlik etmemem ayıp olurdu. 🙂
Şu ana kadar gittiğim yabancı konserlerde benim için en anlamlı olanlardan bazıları Michael Jackson’la düet yapmış isimler… Bu isimler de “Just Good Friends”te Michael Jackson’a eşlik eden Stevie Wonder, “Gotta Be There” şarkısında Michael Jackson’ın küçüklük sesiyle düet yapan Jennifer Lopez ve “Monster” şarkısında rap bölümleri söyleyen 50 Cent… Şimdi ise bu isimlere Justin Timberlake eklendi. Aslında “Love Never Felt So Good” bir “Michael Jackson & Paul Anka” düetiydi, hatta albümde Paul Anka’lı versiyonu yer alıyor ama Xscape albümünün deluxe versiyonunda Justin Timberlake’li versiyonu da bulunuyor. Hatta şarkının klibi de Justin Timberlake’li versiyonuna çekildi… Düet yapmayı çok seven Michael Jackson’ın ölümünden sonra Paul Anka, Justin Timberlake, 50 Cent, Freddie Mercury, Pitbull, Lenny Kravitz, Akon gibi isimlerle düetleri ortaya çıkmıştı. Bu isimlerden bazıları gerçekten Michael Jackson’la beraber düet yapmışlardı ama birkaçına sonradan düet yaptırılmıştı. Justin de sonradan düet yaptırılan isimlerden birisiydi ama onun bir ayrıcalığı vardı. Timberlake, demin de söylediğim gibi sahnede gerçekten Popun Kralına eşlik etmişti sesi ve danslarıyla… “Dancing Machine”i tarihin ilk boy-band’i The Jacksons ve o dönemin yeni boy-band’lerinden N’Sync’in beraber söylemesini hangi müziksever unutabilir ki?
Konser öncesi parti sırasında seyircilere de göz gezdirmiştim. 2-3 kız sanki düğüne gidermiş gibi abiye giymişlerdi. Çok komiğime gitti. “Konsere de böyle gelinir mi?” diye düşünmüştüm. Ama belki de bir yakınlarının nikahı konser gününe denk gelmiştir ve onlar da üzerlerini değiştiremeden gelmişlerdir. Eğer bu ihtimal gerçek değilse gerçekten gülünç bir durum… Sonra bir kızı Şebnem Ferah’a benzettim.“Allah Allah. Bu kadar da benzerlik olması çok ilginç. Üstelik sırtındaki dövmesi bile aynı. Dövmesi, kısa saçları, siyah kıyafeti sanki Od dönemi Şebo gibi…” diye düşündüm. Sonradan öğrendim ki o kız gerçekten Şebnem Ferah’mış! Favori erkek sanatçım Michael Jackson çalan bir ortamda tam 18 konserine gittiğim favori bayan sanatçım, Türkçe Rock Müziği’nin Kraliçesi Şebnem Ferah’ın da olması hoşuma gitti… Onu bir Şebnem Ferah taklitçisi sanmamın nedeni koyu bir metalci ve hard rock’çı olduğunu bildiğim Şebo’nun Justin Timberlake konserine gelmesine ihtimal vermeyişimdi. Evanescence konserinde gördüğümde o olduğundan emindim, çünkü Evanescence dinleyicisi aynı zamanda Şebnem Ferah hayranı olduğu için ona ilgi büyüktü ve Şebo da sahnede Evanescence cover’ları yapardı. Epey de yakınımdan geçmişti. Ama sevgilisini, arkadaşı ve gitaristi Buket Doran’ı filan yanına alıp en ön kategoriden Justin’i izlemesi beni çok şaşırttı. Michael Jackson dinlediği sahnede “Dirty Diana”yı coverlamasından belliydi ama divanın Justin Timberlake’i izlemeye gelmiş olması Justin’in biraz daha gözüme girmesine neden olacaktı. Konsere ünlü olarak sadece Şebnem Ferah gelmemiş. Sanatçıyı izlemeye gelenler arasında Tolga Çevik, Ayşe Özyılmazel, Işın Karaca, Tuba Ünsal, Mustafa Erdoğan, Özge Borak, Ali Sunal, Demet Akalın, Sabri Sarıoğlu, Buse Terim, Ömür Gedik, Doğa Rutkay, Aras Bulut İynemli, Engin Öztürk, Farah Zeynep Abdullah, Gamze Özçelik, Pınar Altuğ, Özge Özpirinçci gibi iş ve sanat dünyasından birçok ünlü isim de varmış.
2- PUSHER LOVE GIRL: Ve işte albümün açılış şarkısı konserin de açılış şarkısı olmuştu ve sahnede artık dansçılar ve orkestradan oluşan 28 kişilik ekiple Justin Timberlake de vardı. Saat 21:28’de Facebook’ta “Justin Timberlake sahnede!” diyerek fotoğraf paylaşmışım. Aslında Instagram’a daha erken koymuştum fotoğraf ama Instagram’da da koyduğum saat yazmıyor. Zaten Avea’nın yüklemesi çok hızlı olmadığı için Justin’in benim fotoğraf paylaştığım saatten dakikalar önce çıktığı anlaşılıyordur sanırım. Gazetelerde saat 21:00’de çıktığı yazıyor hatta… Ama o kadar da dakik değildi. 21:00’i biraz geçiyordu. Belki 21:15 filandı.
3- GIMME WHAT I DON’T KNOW (I WANT)
4- ROCK YOUR BODY: Daha konserin başlarında en sevdiğim Justin Timberlake şarkısının söylenmesi nedeniyle şarkının coşkusuna hazırlıksız yakalandım. Bu güçlü şarkının konserin sonlarına bırakılmış olabileceğini düşünüyordum. Justin’in o ünlü beatbox’larıyla şarkı başlayınca “Ne oluyoruz ya? Hemen konsere ısınamadan mı favori şarkımı söylüyor?” dedim kendi kendime… Konserlerde en çok hoşuma giden şey kliplerdeki kareografiye sahnede canlı olarak şahit olmamdır. Bu şarkıda da aynı şeyi hissettim. Justin Timberlake sonuçta en iyi dans eden şarkıcılardan… Dansçılarıyla beraber “Rock Your Body” dansını yapınca bir an bir Justin Timberlake konserinde olduğumu yeni hissettim ve mutlu oldum.
Bu şarkıyı o kadar çok seviyorum ki yıllar evvel “You Rock My World” ve “Rock Your Body” kullanılarak yapılan fake “Michael Jackson & Justin Timberlake” düetine daha önceden yarısını 2003’te, yarısını ise 2005’te kaydettiğim “You Rock My World” klibim olduğu halde Ekim 2010’da yeniden klip yapmıştım. Hatta açıklamasına “In October 2010, I’ve made a video for a remix including Michael Jackson’s ‘You Rock My World’ and Justin Timberlake’s ‘Rock Your Body’… I used my old ‘You Rock My World’ video for YRMW parts. I danced that month for Justin’s part and became a Clark Kent & Superman impersonatar. I also used short parts from the videos that I’ve done between 1996 and 2010. 324 people watched this video at DailyMotion between 17-10-2010 and 28-04-2013.” diye yazdığım “You Rock Your Body and My World Remix” adındaki klibimi sizinle paylaşmak istiyorum, çünkü bu klip 1996 – 2010 arası yaptığım amatör dans kliplerimin hepsini kapsayan bir best of klibi gibi olmuştu:
5- FUTURESEX/LOVESOUND
6- LIKE I LOVE YOU
7- MY LOVE
8- TKO
9- SUMMER LOVE
10- LOVESTONED
11- UNTIL THE END OF TIME: Bu şarkıyı duyunca aklıma Justin Timberlake’in “In Time” filmi geliyordu nedense… Tabii ki nedeni ikisinin de isminde “Time” geçmesi… 🙂 Justin’in filmlerinden en çok sevdiğim “Zamana Karşı” zaten… Hatta Instagram’da Justin Timberlake arşivime bu filmin DVD’sini de ekleyerek ” #ZamanaKarşı bir sayım başladı! #JustinTimberlake konserine az kaldı! #MichaelJackson’ın yeni albümü #Xscape’de de bir düeti yer alan Timberlake, Popun Kralı’ndan “Human Nature”ı da onun anısına coverlayacak!” diye yazarak filme gönderme yapmıştım. Fakat bende Justin Timberlake’in “The Social Network”, “Yogi Bear”, “Alpha Dog”, “Edison” adlı filmleri de bulunuyor film arşivimde… Ayrıca “The Love Guru” ve “Southland Tales” adlarındaki filmlerini de izlemiştim. Justin Timberlake sadece bir dansçı ve şarkıcı olarak değil, bir aktör olarak da kendini kanıtladı aslında…
Fakat artık aklıma Soma faciası gelecek. Çünkü Timberlake, “Until The End of Time” şarkısını seslendirmeden önce Soma’da yaşanan maden faciasında hayatını kaybedenler için, “Sıradaki şarkıyı Soma’da canını kaybeden insanlara adıyoruz. Hepiniz bir ışık da onlar için yakın” diyerek hepimize duygusal anlar yaşattı. İTÜ Arena’yı dolduran binlerce seyirci de telefonlarının ışıklarını yakarak Justin’e eşlik etti. Harika bir görüntüydü… Görmeliydiniz. Saat 21:59’da bu olayı Facebook’ta “Justin Timberlake şu an Soma’da hayatını kaybedenler için söylüyor!” diyerek duyurmuşum.
12- HOLY GRAIL (JAY Z COVER)
13- CRY ME A RIVER: Yıllarca “Cry Me A River şarkısında ne buluyorlar? Ne özelliği var ki? Daha iyi Justin Timberlake şarkıları var” diye düşünürdüm ama konserde yanıldığımı anladım. Gerçekten sağlam ve güçlü bir şarkıymış. Hatta yakın gelecekte “Justified” albümünün orijinalini almak istememi kamçıladı diyebilirim.
14- SEÑORITA: Bu klibi her izlediğimde bilinçaltından da olsa “Şimdi erkekler söylesin, şimdi ise kızlar” diye şarkıyı onu izleyen seyircilere söyletmesinden dolayı klipteki seyircileri hafif kıskanırdım. Çünkü Justin’e eşlik ederken çok eğleniyor görünüyorlardı. Bu kez bu şarkıya ben de canlı olarak Justin’e eşlik eden seyirci konumundaydım. Anın keyfini çıkardım. Artık klibi izlediğimde “Ben de böyle eşlik etmiştim” diyebileceğim.
15- TAKE BACK THE NIGHT
16- SHAKE YOUR BODY (DOWN TO THE GROUND): Ve işte beklenen an gelmişti. YouTube’da Justin Timberlake’in The Jackson 5 cover’ını izlediğimde seyircilerden birisi olasım gelmişti ve Justin Timberlake Türkiye’ye geldi ve o seyircilerden birisi oldum… Timberlake grubu N’Sync ile Michael Jackson’ın da aralarında bulunduğu The Jacksons grubuyla beraber “Dancing Machine”i söylemişti 13 yıl evvel hatırlarsanız… İşte o performansta yer alan iki gruptan da birer kişiyi görmüş oldum. The Jacksons grubundan Jermaine Jackson’ı görmüştüm, hatta fotoğraf çektirmiştim. Bugün ise N’sync grubu üyesi Justin Timberlake’i görmüş oldum. 🙂 Bağlantılarıma bayılıyorum. 😀 Neyse, saat 22:20 sularında bu şarkıyı söylemiş, çünkü o saat Facebook’a “Şu anda Michael Jackson’ın ‘Shake Your Body’sini söylüyor!” diye yazmışım.
17- HEARTBREAK HOTEL: Geçen yıl başladığı 20/20 Experience Turnesi kapsamında 64’üncü konserini İstanbul’da veren Justin sadece Popun Kralı Michael Jackson’ı değil, Rock’n Roll’un Kralı Elvis Presley’i de andı. Şarkıyı kendi sesiyle söylese de şarkının sonlarında Elvis Presley sesi çıkartarak beni şaşırttı doğrusu… Bu isimde Michael Jackson, Whitney Houston ve C.C. Catch’in de şarkıları bulunuyor ama hiçbiri Elvis Presley cover’ı değil, hepsi başlı başına bağımsız besteler tabii ki…
18- NOT A BAD THING
19- HUMAN NATURE: İşte konserde beklediğim anlardan birisi daha geldi… Saat 22:31’de Facebook’ta bunu “Ve şimdi de Michael Jackson’ın anısına ‘Human Nature’u söyledi!” diye ilan etmişim. Elinde gitarıyla Timberlake, “Human Nature”u söyleyerek Michael Jackson’ı andı. Gökyüzünü işaret ederek “Hepiniz Michael için kolunuzu yukarı kaldırın” dedi. Duygulandım. Ben de öyle yaptım. 2 sene evvel gittiğim Stevie Wonder konserinde de Wonder, Michael Jackson cover’ı yaparak onu anmıştı hatırlarsanız… 2007’de gittiğim Chris Cornell konserinde de “Billie Jean” söylenmişti ama maalesef evime hırsız girdiği için konseri terk edip eve dönmek zorunda kalmıştım. Şahit olamamıştım.
20- WHAT GOES AROUND… COMES AROUND
21- SUIT & TIE: Ve merakla beklediğim şarkılardan birisi sonlara saklanmıştı. Kısa kollu, siyah desenli beyaz bir gömlek giyen Justin Timberlake taktı kravatı, takım elbiseyi… “Suit & Tie”yı söyledi. Ben de konsere gelirken bu şarkıya uygun olarak smokin ve kravat ilizyonu yaratan t-shirt’ümü giymiştim… Aynı t-shirt’ü Madonna konserinde de giymiştim. Böylece “4 Minutes”ta düet yapan iki sanatçının konserlerini 2 yıl arayla izlediğim halde aralarında bir bağlantı kurmuş oldum. 😉 Sürekli önceki gittiğim bazı yabancı konserlerden bahsettim yazımda. Ama az konsere de gitmedim. Anılarımın olması doğal… İşte Justin Timberlake’den önce gittiğim yabancı konserler:
22- SEXY BACK: Ve işte “Cry Me A River”dan sonra en çok çığlık alan, en çok coşturan şarkı biste geldi. “Suit & Tie”da konser bitmiş gibi yaptı Justin… Seyirciler onu tekrar sahneye çağırınca da “SexyBack” ile döndü. Biz tribünde oturduğumuz için oturuyorduk. Ayakta olanlar da vardı ama koltuk satın almışız. Neden ayaklarımızı yoralım değil mi? He he. 😀 Ama biz bile bu şarkının coşkusuyla ayağa kalktık. Bu şarkı zaten “Rock Your Body”den sonra en çok sevdiğim Justin şarkısı… Üçüncü de bir önceki “Suit & Tie” olabilir.
23- MIRRORS: Ve işte çok sevilen, çok çığlık alan bir başka güçlü şarkı daha… Bu şarkı konserin final şarkısıydı. Benim 2013’teki kişisel favorim “Suit & Tie” olsa da diğer Justin Timberlake hayranlarının 2013 favorisinin “Mirrors” olduğunu biliyorum. Zaten seyircilerin ilgisi bunu kanıtlar nitelikteydi. Saat 22:58’de bitti sanırım konser… Çünkü Facebook’ta o saatte “Ve ‘Mirrors’ ile konser bitti” diye yazmışım.
Justin Timberlake, “İstanbul, bu gece çok güzel gözüküyorsun, bu gece bu arada olmaktan çok mutluyum, harika gözüküyorsunuz.” diyerek sık sık seyirciyle diyaloga girdi. Konserin bitiminde “Sizi çok seviyorum, sizi hiç unutmayacağım” diyen Justin Timberlake’in 2 küsur saat süren konseri bittikten sonra hemen metroya koşturdum. Mecidiyeköy’de metrobüse aktarma yaptım.
İşte konser günü bunları yaşadım sayın “Sadece Müzik” ziyaretçileri… Umarım sizi konserde gibi hissettirebilmişimdir. Eskisi kadar konsere gidemesem de, konser izlenimleri pek fazla yazamayacak olsam da sizlere albüm kritikleri yapabilirim. Listeler hazırlayabilirim. Bekleyip göreceğiz. İlham perisi neler getirecek? 🙂 Aklımda birkaç proje şimdiden var. Daha başka yazılarda görüşmek dileğiyle…
NOT: Anladığınız gibi bu yazıyı “Sadece Müzik” sitesindeki köşem için yazmıştım. O sitedeki ilk köşe yazımdı. http://www.sadecemuzik.net/Turgay-Suat-Tarcan/justin-timberlake-konseri.html adresinde bu köşe yazısı yayınlandıktan sonra o kadar ilgi gördü ki şu an ( www.sadecemuzik.com sitesinde yazının yayınlanış tarihi “Çarşamba, 04 Haziran 2014 22:33” olarak yazıyor. Kendi web sitem www.tst.gen.tr ‘ye ise 20.06.2014 itibariyle koyuyorum) sitedeki en çok tıklanan 2. haber konumunda… En çok tıklanan haber ise Michael Jackson’ın Xscape albümünün çıkış tarihiyle ilgili bilgiler! 🙂
©2014 Sadece Müzik Net / Turgay Suat Tarcan